Yaklaşık 6 yıl önce İngiltere'ye Au-Pair olarak gittim. Önce bir danışmanlık firmasıyla görüştüm (hiçbir ücret vermeden) kısa zamanda gereken evraklarımı hazırladım. Ardından 3 ay içerisinde İngiltere’nin en güzel sahil kasabalarından birinde bir aile bulundu. Ardından bir anda kendimi hayatımı değiştiren bu yolculuğun içerisinde buldum. Dün gibi hatırlıyorum İngiltere’ye gittiğim ilk günü. Londra’ya vardıktan sonra Plymouth otobüsüne bindim ve 6 saat süren bir yolculuk sonrası beni aile almak üzere karşılamıştı çocuklarla beraber. Bir yıl kalıp dönerim dediysem de 7 yıla yakın bir süre İngiltere’de kaldım. İlk gittiğim dönemde İngilizce seviyem oldukça düşüktü buna rağmen kısa süre sonra şehir merkezinde tiyatro eğitimi bile almaya başlamıştık arkadaşımla birlikte. Yaşayarak İngilizceyi öğrenme tecrübesi oldukça keyifliydi. İngilizler tabi bir de tiyatro kursunda olunca bize kelimeleri anlatmak için her yolu deniyorlardı.
Sonraki yıl Londra’ya yerleşerek metropol bir şehirde dünyanın her yerinden gerek çalışmak gerek öğrenci olarak gelmiş olan insanlarla tanışarak her birinin kültürünü tanıma şansına sahip olmuştum. Sadece eğitim aldığım kurslarda değil her yıl farklı bir ailede yaşamaya devam ettim bu da benim farklı aile kültürlerini görmemi sağladı. Üç yıl sonra MBA yapmaya karar verdim ve hayatımı oldukça olumlu yönde değiştiren bu karar bana eğitim anlamında çok şey kattı. İyi ki Londra’ya gitmiş, iyi ki MBA yapmışım, hayatımdaki en doğru kararlardan ikisi diyebilirim. Çocuk bakarak elde ettiğim kazancı eğitime dönüştürdükten sonra eğitim de bana bir sigorta şirketinde çalışma kapısı açmıştı. Derken 7 yıllık koca bir zaman diliminin sonunda dönme kararı alarak Türkiye’ye geri geldim ancak İngiltere’de geçidiyim yılları özlemle hatırlıyorum. Yemyeşil parkları, birlikte cafe de çalıştığım dünyanın her yerinden gelmiş Polonyalı, İtalyan, Fransız arkadaşlarımı, yanında yaşadığım aileleri, baktığım çocukları ve biriktirdiğim onca anıyı döndükten sonrada her gün hatırlıyorum ve gülümsüyorum.
İngiltere’ye gitme kararı hayatımda aldığım en doğru kararlardan biriydi. Ancak İngiltere’ye Truva Eğitim Danışmanlığı aracılığı ile gitmek daha da büyük bir ayrıcalıktı. Her yaşadığım endişe ve problemde bana sonuna kadar destek veren, gönderdikten sonra dahi ilgisini eksik etmeyen ve hala görüşmeye devam ettiğim Fatma Hanım ve Truva ailesine hep teşekkürler ediyorum.