Üniversite son sınıfta, yurtdışı eğitim fuarında sertifika programlarını araştırıyordum. Burada Kevser Hanım'la tanıştım ve daha önce hiç duymadığım au-pair programıyla ilgili bilgi verdi. İngilizce Öğretmenliği'nden mezun olmama birkaç ay kalmıştı ve yurtdışına gitmek için çok kısıtlı bir bütçem vardı. Program çok avantajlıydı ancak kafamda soru işaretleri vardı, özellikle diğer programlar gibi bilinen bir program değildi. İnternetten araştırma yaptım ve bilgi almak için danışmanlıkları ziyaret ettim. Truva samimi bir şekilde karşıladı ve giden öğrencilerinin hikayelerini paylaşarak detaylı bilgi verdi. Böylece ilk yurtdışı deneyimimime hazırlanmaya başladım. Evraklar, profil oluşturma, mülakatlar derken yoğun bir hazırlık süreci başladı. Tabii ki Truva'nın desteği her aşamada tamdı. Ailelerle görüşme süreci başlamıştı sonunda. İşin en heyecanlı kısmı bu süreçti benim için. İlk ailem çıktığında Truva hemen aradı ve bilgi verdi. Ailem aradı ve beklediğimin aksine harika geçti görüşmemiz. Daha sonra bir aile daha çıktı. Ama ben kararımı vermiştim, ilk ailemle eşleşmek için sabırsızlanıyordum. Çok kısa süre sonra istediğim oldu. Boston'da 3 çocuğu olan bir aileyle eşleştim. Ben gittikten sonra bir bebek daha katılacaktı aramıza. 4 çocuk kulağa biraz zor gelse de ailenin enerjisi, sıcaklığı ve daha önceki au-pairleri ile görüşmüş olmam içimi rahatlatmıştı. O sırada mezun olduğum için Eskişehir'de yaşıyordum. Eşleştikten sonra işin en stresli kısmı vize süreci geliyordu. Truva'nın ne kadar tecrübeli bir danışmanlık olduğunu bu süreçte de anlamıştım. Vize randevusu, formlar ve evraklar. Daha önce yurtdışına çıkmamış biri için çok karmaşık olan bu adımların hepsini Truva benim için yaptı. Topladığım evrakları email olarak göndermemi ve kontrol etmeleri istediler, bu da vize sürecinde bir sorun yaşamadan kolaylıkla vizemin onaylanmasını sağladı. Vizede 3 soru soruldu ve vizemin onaylanması sanırım 1 dakika sürdü. Artık her şey tamamdı, Amerika'ya gidiyordum ve gerçekten çok mutluydum. Son kez Truva'ya gittiğimde bana orada işime yarayacak yararlı bilgilerin hepsini bir dosya halinde verdiler. Adresler, acil numaralar, orada kullanabileceğim telefon kartı, haklarım ve bunun gibi birsürü yararlı bilgi.
Hayatımın en iyi yılı dediğim bir yıl başlamıştı. O hafta programa başlayan tüm au-pairler New Jersey Hilton'da toplanıyor ve yoğun bir oryantasyondan geçiyordu. Çok profesyonel olan ekip, size çocuk bakımı, trafik, ilk yardım eğitimi veriyordu. Aynı zamanda dünyanın farklı ülkelerden gelen kızlarla heyecanımı paylaşıyordum.
Uzun hazırlık aşamasında sonra, Boston havaalanında ailem ve çocuklar beni "Welcome Melike" yazan bir pankartla karşıladığında, heyecanda ayaklarım titriyordu. Eve geldiğimde şok olmuştum çünkü 6 yatak odalı, kocaman bir bahçesi olan muhteşem bir evdi. Açıkçası bu kadar güzel beklemiyordum. Beraber yemek yedik ve bana etrafı gezdirdi ailem. İlk aşamada çocukların bana alışması zaman aldı ama bunu 1 ayda aştık. 1 yılda 8 eyalet gördüm. Hayatımda ilk defa kendi başıma tatile çıktım. Ailemden çok fazla şey öğrendim. Hayal bile edemeyeceğim Harvard'dan ders alma şansını elde ettim, hatta bir ödül bile kazandım. En güzeli de dünyanın farklı yerlerinde yaşayan arkadaşlarım oldu.
Dönerken baktığım çocukların annesi iş işin yurtdışında olacaktı ve beni yolcu edemeyecekti. Döneceğim sabah kapımda bir not buldum . Üstünde " Geldiğinde utangaç, küçük bir kız çocuğu gibiydin, şimdi seni kendine güvenen ve başarılı bir genç kadın olarak görüyorum ve seninle gurur duyuyorum. Seni çok seviyoruz ve burası hep senin evin olarak kalacak. " yazıyordu. Sadece İngilizce'mi geliştirmedim aynı zamanda ikinci bir aile edindim ve harika deneyimler yaşadım. Hayallerimin gerçekleşmesine yardım ederken her zaman desteğini arkamda hissettiğim başta Fatma hanım ve Kevser hanım olmak üzere tüm Truva ailesine teşekkür ederim.